7 Mayıs 2010 Cuma

Bestelenmiş Eser İstiklal Marşı



MEHMET ÂKİF ERSOY’ UN BESTELENMİŞ ESERLERİ
Büyük vatan şairi, fikir ve mücadele adamı, ahlâk âbidesi Mehmet Âkif Ersoy’un milletine
armağanı, “Safahat” adlı anıt eseri; ölmez hatırası ise “Türkiye Cumhuriyeti İstiklal Marşı”dır.
Pek çok şâiri gibi, Mehmet Âkif’in manzumeleri zaman zaman ünlü bestekârlarımız tarafından
bestelenmiş manzumelerini konu edineceğiz. Bu besteleri şu şekilde sıralayabiliriz:
İstiklal Marşı
Türk İstiklal Savaşının devam ettiği günlerde Ankara’da Tâceddin Dergâhı’nda Mehmet
Âkif tarafından yazılan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 12 Mart 1921 tarihli toplantısında
millî marş olarak kabul edilen İstiklal Marşı’nın bestelenmesi için Maârif Vekâleti (Millî Eğitim
Bakanlığı) tarafından bir yarışma açılmasına karar verildi. Tanınan süre sonunda Maârif
Vekâleti’ne elli beş adet marş bestesi ulaştı (Mayıs 1922). Marş bestekârları arasında Türk
müziğinin tanınmış isimleri bulunmaktaydı. Bu isimlerden bazıları şunlardır: Ali Rifat Çağatay,
Ahmet Yektâ Mardan, Rauf Yektâ Bey, Mehmet Zâti Arca, Kâzım Uz, İsmail Zühtü, Mustafa
Sunar, Sadettin Kaynak, Giriften Âsım Bey, Hüseyin Sadettin Arel, Muallim İsmail Hakkı Bey,
Abdülkadir Töre, Lem’i Atlı, Mehmet Suphi Ezgi, Osman Zeki Üngör.
İstiklal Savaşının devam eden günlerinde, ağırlaşan savaş şartları göz önüne alındığında
bu bestelerin değerlendirilmesi mümkün değildi. Bu süre içerisinde yurdun çeşitli bölgelerinde,
İstiklal Marşı’nın değişik besteleri okunmaya başlamıştı. Edirne ve civarında Ahmet Yektâ
Mardan, İzmir ve Eskişehir civarında İsmail Zühtü, Balıkesir ve yöresinde Hasan Basri Çantay,
İstanbul’un Rumeli yakasında Mehmet Zâtı Arca, Anadolu yakasında Ali Rifat Çağatay, Ankara
ve civarında ise Osman Zeki Üngör’ün besteleri okunmaktaydı. Bu” çok başlılık” görüntüsü
ortaya koyan durum ise hoşnutsuzluk yaratmaktaydı. İstiklal Savaşının zaferle
sonuçlanması’nın ardından, İstiklal Marşı bestelerinin değerlendirilerek bir sonuca gidilmesi
gündeme geldi. İstanbul’da Mûsiki Encümeni Reisi Ziya Paşa’nın başkanlığında kurulan bir
komisyona havale edilen eserler üzerinde yapılan çalışmalar 12 Temmuz 1923 tarihinde
tamamlandı ve Ali Rifat Çağatay’ın bestesi İstiklal Marşı olarak kabul edildi. 1930 yılına kadar
bu beste “Türkiye Cumhuriyeti İstiklal Marşı” olarak çalınıp söylendi. Aynı yıl Maârif Vekâleti
tarafından resmî kuruluşlara gönderilen bir genelge ile Riyâset-i Cumhur Musiki Heyeti şefi
Osman Zeki Üngör’ün İstiklal Marşı bestesinin resmî marş olarak kabul edildiği bildirildi. O
tarih’ten günümüze kadar aynı beste, Türkiye Cumhuriyeti Millî Marşı olarak çalınıp söylenmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder